GENEL BAŞKANIMIZ SAYIN MUSTAFA DESTİCİ, ATO BAŞKANINI KABUL ETTİ
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Ankara Ticaret Odası Başkanı Sayın Gürsel Baran ile ATO Yönetim Kurulu Üyeleri Ahmet Akça ve Ali İhsan Güçlü’yü genel merkezimizde kabul etti. Görüşmede Genel Başkan Yardımcılarımız Tevfik Eren ve Türker Yörükçüoğlu da yer aldı.
Görüşmede ATO Başkanı Gürsel Baran, özellikle pandemiden bu yana Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bulunduğu coğrafya itibariyle ne kadar değerli olduğunu belirterek “Bizim olduğumuz coğrafya zor bir coğrafya, hakikaten zor, çok maliyetli bir coğrafya. Şu anda bütün dünyayı sarsan olaylar genelde bizim coğrafyamızda oluyor. Birliğe, beraberliğe en çok ihtiyacımız olan bir dönemden geçiyoruz” diye konuştu. Baran konuşmasının devamında şunları kaydetti: “Biz bulunduğumuz maliyetli coğrafyada, çok güçlü olmak zorundayız. Ankara Ticaret Odası olarak da bu anlamda üyelerimizin önünü açmak, onlara destek vermek, şehrimizin ekonomisini daha yukarılara taşıma anlamında biz de bir gayretin içindeyiz. İnşallah yakın bir sürede bugün yaşadığımız enflasyon başta olmak üzere sıkıntılarımızı hafifletip yakın bir zamanda çok daha farklı yerlerde olacağız. Bu sıkıntılarımızı, problemlerimizi çözdüğümüzde bulunduğumuz coğrafyanın tedarik merkezi olabiliriz. Pandemiden bu yana gözüken bir gerçek var; biz Türkiye olarak dünyadaki en önemli ülkelerden biriyiz. Çok büyük avantajlarımız var. İnşallah kısa sürede sorunlarımızı aşıp, bunlarla ilgili de yol alacağız.”
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, ziyaretlerinden dolayı ATO Başkanı Gürsel Baran ve heyetine teşekkür etti. Ankara Ticaret Odası’nın Ahilik Haftasını kutlayan Genel Başkanımız, ahilik ruhuna en çok ihtiyaç duyulan dönemlerden geçtiğimizi vurguladı. Genel Başkanımız, “Bugün Türkiye'nin içinden geçtiği bu ekonomik zor şartlarda, bu kültürü unutanlar ya da hatırlamayanlar da var. Burada vatandaşlarımız büyük bir ekonomik zorluk çekerken bir de bunlarla mücadele ediyor olması gerçekten milletimiz adına bizleri üzüyor. Ama biz biliyoruz ki sizin başında olduğunuz Ankara Ticaret Odası bu konuda çok hassas ve bütün yönetim kuruluyla birlikte üyelerine ahilik ruhunun aşılanması ve bunun devam etmesi noktasında büyük bir gayret gösteriyorsunuz. Bir diğer husus Türkiye'nin pandemiden beri içinden geçtiği bu ekonomik krizin en ağır maliyetini yaşayanlardan birisi de esnaflarımız, sanayicilerimiz, ticaretle uğraşan vatandaşlarımız. Çünkü para daraldığı zaman burada en büyük zorluğu iş adamları yaşıyor, esnaflar yaşıyor. Buna rağmen gördüğümüz kadarıyla devletin varlığını, ülkenin bütünlüğü, milletin birliği ve kardeşliği noktasında elinden gelen bütün gayretleri ortaya koyuyorlar. Diğer taraftan Türkiye gerçekten kıymetli bir coğrafyada ama bu kıymetli coğrafyanın her kıymetli şeyin bir bedeli olduğu gibi bu coğrafyada bulunmanın da bir bedeli var. Bu toprakları şehitlerimizin kanıyla kendimize vatan edindik. Bu vatan bize emanettir ve bu emaneti biz nasıl hür, bağımsız, müstakil bir vatan, devlet teslim almışsak bizden sonraki nesillere de bize düşen bağımsız, güçlü bir devlet ve ülke bırakmaktır. Siyasette var olmamızın sebebi de bu. Büyük Birlik olarak biz ‘i'lâ-yi kelimetullah’ diyen bir siyasi hareketiz, ‘Nizam-ı Alem’ diyen bir siyasi hareketiz. Onun için ‘bize ne Filistin'den’ diyenlerden olmadık ya da ‘Filistin bizim milli meselemiz değildir’ diyen böyle absürt, çok yanlış taraflarda hiçbir zaman durmadık. Doğu Türkistan da bizim meselemizdir, Filistin de bizim meselemizdir, Kırım da bizim meselemizdir, Myanmar da bizim meselemizdir. Velhasılı dünyanın neresinde bir Türk ya da Müslüman varsa onun sorumluluğunu hissederiz” dedi.
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, konuşmasının devamında, “Terörist İsrail Devleti'nin yaptığı saldırıları şiddetle kınıyoruz ve orada hayatını kaybeden kardeşlerimize de Allah'tan rahmet diliyoruz. Terörist İsrail Devleti'nin aslında ömrü tamam oldu. Şu anda bu yaptığı zulümlerle kendi sonunu hazırlıyor. Amerika başta olmak üzere büyük emperyalist devletlerden müthiş güç alıyor. Ama bütün bunlar İsrail'in yenilmez olduğu anlamına gelmiyor. Tarih şunlara şahit ki en güçlü olduğu zamanlarda çok büyük devletlerin nasıl yıkıldığını, parçalandığını ve tarihin karanlık sayfalarına gömüldüğünü hepimiz biliyoruz. İsrail'in kurucu iradesi de aslında onların geçmişteki tarihleri, kendilerine de baktığımız zaman bu tür sonları olmuş. Biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Cumhurbaşkanından, Dışişleri Bakanlığı'na, bütün kurumlarıyla hem Filistin'in sesi oluyor, Gazze'nin mazlumun yanında duruyor, zalime karşı çıkıyoruz. Diğer taraftan da elinden gelen her türlü desteği de veriyor. Biz de Büyük Birlik Partisi olarak zaten kurulduğumuz bugüne şehit Muhsin Yazıcıoğlu'nun önderliğinde bugün de aynı çizgide devam ediyoruz. Filistin de bizim davamızdır, Doğu Türkistan da bizim davamızdır. Davamıza sonuna kadar sahip çıkacağız” diye konuştu.
Türkiye’nin iç meselelerinden ekonomiyle ilgili Genel Başkanımız, “Milletimizin yaşadığı zorlukların farkındayız. Milletimizin ekonomik zorluklarla nasıl mücadele ettiğini de biliyoruz. Dolayısıyla bunların çözümü için biz proje üretiyoruz, öneri sunuyoruz, teklif sunuyoruz ve hükümetle bunları paylaşıyoruz. Emeklerimizin durumundan tutun da küçük esnafımıza ya da çiftçilerimize ya da sanayicilerimize biz duyduğumuz, bildiğimiz, bize gelen bütün problemlerin çözümü noktasında elimizden gelen bütün katkıyı sunuyoruz. Bundan sonra da sunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.