“ANADOLU’DAN BALKANLAR’A KARDEŞLERİMİZLE BULUŞUYORUZ, RAMAZAN SEVİNCİNİ PAYLAŞIYORUZ”
Sözlerine Balkan gezisinin detaylarını aktararak başlayan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Üsküp, Kosova (Prizren, Mamuşa), Karadağ (Sancak bölgesi) ve Sırbistan (Yeni Pazar, Belgrad) ile Gümülcine (Batı Trakya) ziyaretlerini şu sözlerle özetledi: Bölgedeki soydaşlarımızla hasret giderdik, orada yaşayan Türk kardeşlerimize Ramazan sevincini birlikte yaşatma gayesiyle buluştuk. Büyükelçilerimiz, başkonsoloslarımız, belediye başkanları, milletvekilleri ve sivil toplum temsilcileriyle iftar sofralarında bir araya gelmemiz, dostluk bağlarımızı güçlendirdi.
Genel Başkanımız, Kosova Demokratik Türk Partisi Genel Başkanı Sayın Fikrim Damka’nın hâlâ ev hapsinde bulunmasından üzüntü duyduğunu ifade ederken, Priştine ve Prizren’deki Mehmetçiklerimizi ziyaret ettiklerini; Balkanlar’da devam eden Türk izlerini koruyacak adımların da atılması gerektiğini vurguladı.
“ECDADIMIZIN EMANETLERİNE VE KARDEŞLERİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”
Karadağ ve Sırbistan’ın Sancak bölgesinde düzenlenen yüksek katılımlı iftar programlarından söz eden Genel Başkanımız, İslam Birliği Başkanı ve Başmüftü Rıfat Feyziç, Boşnak Partisi temsilcileri ve bölge siyasetçilerinin katılımıyla bereketli buluşmalar yaşandığını dile getirdi: Bölgede, Boşnak kardeşlerimizin ‘hararetli’ bir ilgisiyle karşılaştık. İslâm birliği temsilcilerinden belediye başkanlarına kadar herkesi iftar sofralarımıza davet ettik. Burada bir kez daha gördük ki; Türkiye, Balkanlar’daki kardeşlerinin her zaman yanında.
Belgrad ziyaretinde Osmanlı’dan kalma eserlerin büyük kısmının yok edildiğine, 270 camiden geriye yalnızca Bayraklı Camii’nin kaldığına dikkat çeken Genel Başkanımız, “Korkunun ecele faydası yok, bizim ecdadın emanetlerine ve kardeşlerimize sahip çıkma görevimiz sürecek.” dedi.
“ÇOK GÜÇLÜ BİR TÜRKİYE VAR, YALNIZ DEĞİLSİNİZ”
Son olarak Batı Trakya Gümülcine’de iftar programına katıldığını aktaran Genel Başkanımız, Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi Genel Başkanı Çiğdem Asafoğlu, İskeçe ve Gümülcine müftüleri, Kozlubekir ve Yasıköy belediye başkanları ile kalabalık bir vatandaş topluluğuyla buluştuklarını belirtti: Merhum Sadık Ahmet’in kabrini ziyaret ederek başladığımız Batı Trakya programında soydaşlarımızla dertleştik. Yunanistan’ın Lozan’daki hükümlere aykırı tavrını ve Türkçe eğitim veren okulları kapatma gayretini üzüntüyle takip ediyoruz. Kardeşlerimize ‘Artık çok güçlü bir Türkiye var. Yalnız değilsiniz.’ mesajını yineledik.
Burada yaşayan tüm soydaşlarımıza, Türk vatandaşı olma hakkı tanınması gerektiğini savunan Genel Başkanımız, “Osmanlı Devleti’nin devamı niteliğindeki Türkiye Cumhuriyeti, Balkanlar ve başka coğrafyalardaki Türkler için de güçlü bir devlet olmalı” çağrısında bulundu.
“TÜM ÜLKÜCÜLERİN AĞABEYİ GALİP ERDEM’İ RAHMETLE YÂD EDİYORUZ”
Haftalık olağan basın toplantısında önemli yıl dönümlerini de hatırlatan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, fikir ve dava adamı Galip Erdem’in vefatının 28. sene-i devriyesi olması nedeniyle şu ifadeleri kullandı: Galip Erdem ağabeyimizi rahmetle, özlemle yâd ediyoruz. Onun emekleri, bizim için kıymetli bir mirastır.
“İSTİKLÂL MARŞI’MIZIN KABULÜNÜN 104. YILI KUTLU OLSUN”
Kurtuluş Savaşı şartlarında henüz cumhuriyet ilan edilmemişken, Birinci Meclis’in 12 Mart 1921’de İstiklâl Marşı’nı millî marş olarak kabul etmesini de anan Genel Başkanımız, hem Mehmet Âkif Ersoy’u hem de ordumuza ithaf edilen İstiklâl Marşı için can veren kahraman şehit ve gazilerimizi minnetle andı: İstiklâl Marşı’mızın yazılış ve kabul süreci, bu milletin azim ve kararlılığının sembolüdür. Allah bir daha bu milleti İstiklâl Marşı yazmak zorunda bırakmasın.
“12 MART MUHTIRASI, TÜRK DEMOKRASİSİNİ ZEDELEYEN KARANLIK DÖNEMLERDEN BİRİYDİ”
Konuşmasının devamında, 12 Mart 1971 tarihli askerî muhtırayı da değerlendiren Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, darbeler ve ara rejimlerin Türkiye’nin demokrasisine ve toplumsal barışına ağır zararlar verdiğini ifade etti. “27 Mayıs 1960 darbesinin ardından 12 Mart ve 12 Eylül gibi süreçler, ülkemizi büyük acılara sürükledi, ekonomiyi, hukuku ve sosyal barışı geriye götürdü. Devleti zayıflatan bu dönemde Marksist terör örgütleri ülkemize nüfuz etti. Darbelerden sonra gelen ara rejim hükümetleri de sorunları çözemedi, bilakis daha da derinleştirdi.” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin ve bazı kesimlerin hâlâ “laiklik” ve “irtica” kavramlarını öne sürerek askerî müdahaleleri meşrulaştırma gayretine anlam veremediğini söyleyen Genel Başkanımız, “Bir kez daha görüyoruz ki, tarihin acı tecrübelerinden ders almamışlar.” diye konuştu.
“CHP’Lİ BELEDİYELERDE DHKP-C’YE PARA AKTARILMASI İDDİASI ÇOK VAHİM”
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, İstanbul merkezli DHKP-C operasyonunda Şişli ve Sarıyer belediyelerine yönelik soruşturma açılmasının endişe verici olduğunu dile getirdi:Terör örgütü DHKP-C’ye 2014-2016 arasında ihaleler üzerinden finans sağlandığı iddiası var. Bu, Cumhuriyet Halk Partisi için utanç vericidir. Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ı şehit eden bir örgüte belediye kaynaklarının aktarılabileceği iddiası, başlı başına bir rezalettir. CHP, bu konuda derhal açıklama yapmalıdır.
“BAŞIBOŞ KÖPEKLER ARTIK CAN ALIYOR, BELEDİYELER GÖREVİNİ YAPSIN”
Haftalık basın toplantısında, son günlerde sokak köpeklerinin çocuklar ve kadınlara yönelik saldırılarındaki artışa da değinen Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, belediyeleri ve ilgili bakanlıkları göreve çağırdı. “Bursa, Erzurum, Konya, Hakkâri gibi illerde yaşanan köpek saldırıları can almaya devam ediyor. Çocuklarımızı korumak zorundayız. Başta CHP’li belediyeler olmak üzere çoğu belediye, bu konuda duyarsız davranıyor. Daha kaç çocuğumuz ölecek? Kamuoyunu yanıltan hayvansever kılıklı bazı marjinal grupların baskısından korkmadan, yasal önlemler acilen alınmalıdır.” ifadelerini kullandı.
“EĞİTİM-SEN’İN ‘LGBTİ DERSİ’ TEŞEBBÜSÜ KANUNLARA DA, MİLLETİN DEĞERLERİNE DE AYKIRI”
Söz konusu sendikanın ilk ve ortaöğretim okullarında LGBT ile ilgili propaganda dersi teşebbüsünün asla kabul edilemeyeceğini söyleyen Genel Başkanımız, şu değerlendirmede bulundu: Matematik, Türkçe, tarih anlatması gereken öğretmenlere LGBT anlatın talimatı veriliyor. Bu, hem anayasaya hem yasalarımıza hem de toplumun temel ahlâk ilkelerine aykırı. Aile yapımızı hedef alan bu tür sapkın propagandalar kesinlikle yasaklanmalı, hükümet bir an önce kanuni düzenlemeleri yapmalıdır.
“SURİYE’DE MAZLUMUN ETNİK KİMLİĞİNE BAKMAYIZ, ZALİMİN KARŞISINDAYIZ”
Konuşmasının son bölümünde, Suriye’de Esed rejiminin değişmesiyle birlikte gündeme gelen mezhep çatışmaları konusuna vurgu yapan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, mazlumların yanındayız mesajı verdi: Biz dünden beri Türkmenlerin ve mazlumların yanındayız. Dün Esed zalimlik yaptı, bugün başka bir yapı. Kim zalimse karşısındayız, kim masum ve mazlumsa yanındayız. Burada asla siyasi mezhepçiliğe boyun eğmeyiz. Bazıları Suriye Türkmenlerine ‘Bize ne’ derken, şimdi Nusayri siviller katledilince ‘Türkiye hemen müdahale etsin, hepsini buraya alalım’ diyor. Bu çifte standardı milletimizin takdirine bırakıyoruz.
“TÜRK MİLLETİNİN AYRIŞTIRILMASINA ASLA MÜSAADE ETMEYİZ”
Hatay ve çevre illerdeki Nusayrilerle, Suriye’deki nusayri gruplar arasındaki etkileşime dikkat çeken Genel Başkanımız, “İsrail’den yardım çağrısı yapan sözde kanaat önderlerinin beyanları, Alevi-Bektaşî vatandaşlarımızı asla temsil edemez” diyerek mezhepsel provokasyonlara karşı uyarıda bulundu. Türk milletinin ayrıştırılmasına asla müsaade edilmeyeceğinin altını çizdi.
“TÜRKİYE SURİYE’DEN BİR ADIM GERİ ATMAMALI, BEKAMIZ İÇİN GÜÇLÜ DURUŞ ŞART”
SDG’nin Suriye hükümetiyle anlaşmasına dair değerlendirmesinde “Dünkü terör örgütü, bir anlaşma imzaladı diye temize çıkmaz” diyen Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, “PKK ve uzantıları hedeflerinden vazgeçmiş değil. Bu yapıları ABD ve İsrail büyütüp besliyor. Türkiye Suriye’den geri adım atmamalı, ne olursa olsun sınır ötesi güvenliği ihmal etmemeli” dedi.