Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, sabah.com.tr'ye açıklamalarda bulundu. Genel Başkanımız, CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 'Kasım 2025'ten sonraki erken seçime yokuz' sözlerine, “Cumhur ne zaman seçim derse o zaman seçim olur, CHP bundan kaçamaz” diyerek yanıt verdi. Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Şeyda Yılmaz'ın şehadeti, Narin Güran cinayeti ve Sıla bebek olayını hatırlattı, “İdam keyfiyet değil mecburiyettir. 30 ilde referandum mantığında anket yaptırdık, destek yüzde 98 çıktı” dedi. Destici, 'Büyük Birlik Partisi, milliyetçi bir parti değil' diyen Ümit Özdağ'a ise sert cevap verdi, “Bu adam Türk milliyetçiliğini bırakın, Türklüğü bile tartışmalı. Almanya'da kalınca neonazi düşünceden etkilenmiş” ifadelerini kullandı. Genel Başkanımız, Mansur Yavaş-Ekrem İmamoğlu çekişmesi, anayasa çalışması, HÜDAPAR eleştirileri ve ekonomi programına dair de açıklamalarda bulundu.
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, erken seçim tartışmasına dair, "Türkiye genel seçimlerden çıkalı 1,5 yıl oldu. Yerel seçimlerin üzerinden ise 5-6 ay geçti. Ben Türkiye'yi yeniden seçim atmosferine sokmanın milletimiz ve ülkemiz için hayırlı olmadığını düşünüyorum. Dünyanın içinde bulunduğu şartlar Türkiye'nin istikrarlı bir yönetime ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Millet seçim değil geçim derdinde. İnsanlarımız hayat pahalılığının ortadan kalkmasını bekliyor. Biz bunları çözmeye odaklanmalıyız" dedi.
"BANA GÖRE SEÇİM 2027 BAHARINDA OLACAK, CHP SEÇİMDEN KAÇAMAZ"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, 'Kasım 2025'e kadar erken seçim olursa varız, bu tarihten sonra erken seçime yokuz' sözlerini de değerlendiren Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici dikkat çeken ifadeler kullandı: “Cumhurbaşkanımızın aday olmasını istemiyorlar. Tekrar aday olmak istiyorsa 2025 Kasım'a kadar teklif getirsin diyorlar. Ama dünyanın hiçbir yerinde bugüne kadar iktidar seçimi getirdiğinde muhalefetin hayır dediği görülmemiştir. Bana göre 2027'nin baharında yapılacak erken seçim, CHP 'evet' demek zorundadır, bu seçimden kaçamaz. 1 sene önceden kendisine teklif edilen seçimden kaçarsa bu onların kendi hanesine eksi yazar. Millet seçimden kaçıyor der. Ayrıca, 'Biz mevcut cumhurbaşkanı adayınızı yenemiyoruz' demektir. Bu iki olay da onlara olumsuz yazar. Özgür Özel bence blöf yapıyor.”
"İDAM KEYFİYET DEĞİL, MECBURİYETTİR, ZARURETTİR"
Genel Başkanımız, Narin Güran cinayeti, Sıla bebek olayı ve Şeyda Yılmaz'ın şehit edilmesi sonrası başlayan 'Cezalar caydırıcı değil mi?' tartışmasına dair ise şu değerlendirmede bulundu: “Cezalar yetersiz mi? Cezalar yüzde yüz yetersiz. Bizde tahliyesiz müebbet cezası bile yok. Bu polis kızımızı şehit eden, Narin kızımıza kıyan, Sıla bebeği bu hale getiren caniler için idam cezası mutlaka gelmelidir. İdam cezası bir keyfiyet değildir, mecburiyettir, zarurettir.”
"ALLAH, KISASTA HAYAT VARDIR DİYORSA BİZ BUNA UYMAK ZORUNDAYIZ"
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, suçların önlenmesi, adaletin yerine gelmesi açısından idamın gelmesi gerektiğine vurgu yaparken sözlerine şöyle devam etti: “Allah kısasta hayat var diyorsa biz bunu uygulamak zorundayız. Biz inanan insanlarız. Türk töresinde de bu tarz suçlarda idamı uygulamıştır. Her suça idam gelsin demiyoruz. Narin olayında olduğu gibi cani, sapık katiller için gelsin. Bizzat kurşunu sıkan, bombayı patlatan teröristler için ve görevi başındaki polisi şehit eden caniler için gelsin. Böylece adaleti tesis eder, vicdanları soğutursun.”
"REFERANDUM GİBİ ANKET YAPTIK YÜZDE 98 İDAM İSTENİYOR"
Genel Başkanımız, halkın da idam cezasını istediğinin altını çizdi, "Biz 2009 yılında bir haftada 2 milyon imza topladık idam cezası için. Bu imzalar hala TBMM dilekçe komisyonunda bekliyor. 2013 yılında 30 ilde referandum yaptık. İdam cezasına destek yüzde 98 çıktı. Hal böyleyken beklemeye gerek yoktur." dedi.
"DARBE ANAYASASINDAN KURTULMAMIZ GEREKİYOR"
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, anayasa değişikliğini açıktan desteklediklerini belirterek, "Biz kurulduğumuz günden beri darbe anayasasından kurtulmak gerektiğini, sivil bir anayasa yapılması gerektiğini savunuyoruz. Bizim anayasa çalışmamız var. Bunu da kamuoyu ile yine paylaşacağız." diye konuştu.
HÜDAPAR GENEL BAŞKANI İLE FOTOĞRAFININ ELEŞTİRİLMESİNE YANIT
Ayrıca Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ile birlikte olduğu fotoğrafın sık sık muhalefet tarafından gündeme getirilmesine ve HÜDAPAR'ın anayasa açıklamasına da yanıt verdi: “Onlar tamamen CHP ve onunla seçim iş birliği yapmış siyasi partilerin PKK ile iş birliklerini örtmek adına bu tür söylemlerde bulunuyorlar. Ama güneş balçıkla sıvanmaz. DEM eşittir PKK, PKK eşittir DEM'dir. Bir tarafta hala aktif, fiili olarak bir terör örgütü var. Hala askerimizi, polisimizi şehit etmeye çalışan bir terör örgütü var ve bunun meclisteki destekçisi var. HÜDAPAR'ın anayasa konusundaki hiçbir söylemine katılmıyoruz, desteklemiyoruz. Bize yönelttikleri eleştirilerin altı tamamen boştur. PKK ile iş birliklerini örtmek için yaptıkları ortadadır.
ÜMİT ÖZDAĞ'IN 'BBP MİLLİYETÇİ BİR PARTİ DEĞİL" SÖZLERİNE ÇOK SERT YANIT: MİLLİYETÇİ OLMAYI BIRAK TÜRK BİLE DEĞİL
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın, 'BBP, Türk Milliyetçisi bir parti değildir' sözlerine çok sert yanıt veren Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, "Ümit Özdağ'ın bunu söylemek haddi değildir. Özdağ, milliyetçi değildir. Milliyetçiliği bırakın Türk bile değildir. Nereden geldiği çok açık ve net değildir. Türklüğü bile tartışmalı bir kişinin bizim için bunu söylemek haddine değildir. Benim köyüm Selçuklu köyü, Ankara'ya 100 kilometre, yedi ceddimin kabri orada. Ben Türk oğlu Türk'üm. Kendisi bırakın dedesinin dedesini, dedesinin kabrini gösterebiliyor mu?" dedi.
"ÜMİT ÖZDAĞ GÖREVLİDİR, ÜLKEYİ BİRBİRİNE DÜŞÜRME VAZİFESİNİ YERİNE GETİRMEKTEDİR"
Özdağ'a yönelik sert sözlerini sürdüren Genel Başkanımız, "Özdağ, babasından dolayı milliyetçilik payesi almıştır. Ama babasının da 1970'ten sonra ne Alparslan Türkeş ile, ne MHP ile bir ilişkisi kalmamıştır. Burada neofaşist bir yaklaşımla ülkeyi birbirine düşürme vazifesi görmektedir. Böyle 3-5 adam var. Görevliler, görevlerini ifa ediyorlar. Hangi dönemde neyi konuşmaları gerekiyorsa onu konuşuyorlar. Hangi vazife veriliyorsa onu yapıyorlar. Türk Milleti'nde bir karşılığı yoktur. Son yerel seçimde bir belde bile kazanamadı. MHP, İYİ Parti, BBP, hiçbir milliyetçi parti, aklı başında hiçbir milliyetçi onunla görüşmüyor." ifadelerini kullandı.
"ALMANYA'DA ÇOK KALDIĞI İÇİN NEONAZİLERİN ETKİSİNDE KALMIŞ"
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, "Biz, Türk-İslam ülkücüleriyiz, kuru milliyetçilik iddiasında değiliz" diyerek sözlerine devam etti: “Ülkücüler, 12 Eylül'den önce kanımız aksa da zafer İslam'ındır demiştir. Ümit Özdağ bunu söyleyebilir mi? Asıl bundan rahatsız zaten. Almanya'da çok kaldığı için neonazilerin etkisinde kalmış. Onların fikirlerine benzer fikirler savunuyor.”
"KAYA GİBİ BURADAYIZ, RÜZGAR KAYADAN PARÇA KOPARAMAZ"
Yeni kurulan partiler ile ilgili düşüncelerini de aktaran Destici, "Herkes parti kurabilir. Biz bulunduğumuz yerde kaya gibi duruyoruz. Rüzgar da kayadan parça koparamaz. Büyük Birlik Partisi, hangi ilkelerle kurulduysa, o hedeflere ve mutabakat metnine bağlıdır." dedi.
"İYİ PARTİ UMARIM TOPARLANIR AMA AYRILANLAR VARSA ÖNCELİKLE BBP'YE GELEBİLİRLER"
İYİ Parti'deki kopuşları da ele alan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, "İYİ Parti'nin tabanı bize çok yakın. İl ve ilçe düzeyinde katılımlar oluyor. İYİ Parti'de Meral hanımdan sonra ayrılıklar sürüyor. İYİ Parti'nin derlenip toparlanmasını önemli görürüz. Dervişoğlu, daha önce ocaklarda beraber görev yaptığımız bir arkadaşımız. Ama ayrılık olacak ise öncelikle Büyük Birlik Partisi’ne bekleriz." diye konuştu.
"ÖZGÜR ÖZEL ARTIK ENGEL OLAMAZ, YAVAŞ DA İMAMOĞLU DA ADAY OLACAK"
CHP'deki cumhurbaşkanı adaylığı gerilimine de değinen Destici, "CHP'de ok yaydan çıkmış vaziyette. Özgür Özel, ne Mansur Yavaş'ın ne de Ekrem İmamoğlu'nun adaylığını engelleyebilir. Yargıdan bir ceza gelmez ise İmamoğlu yüzde yüz adaydır. Mansur Yavaş da benim aldığım bilgilere göre yüzde yüz adayım diyor. Kendisi demiyor ama yakın çalışma ekibi bunu her yerde söylüyor. Zaten yaptığı çalışmalar ile de bunu ortaya koyuyor. Son tüzük kurultayında da bu durum görüldü. İmamoğlu aday olursa, Yavaş da ama bağımsız ama başka bir partinin adayı ama bir bloğun desteği ile aday olur." dedi.
"ASGARİ ÜCRET 25 BİN TL OLUR"
Emeklilerin maaşlarında ekim ayından itibaren düzeltme olması gerektiğini ifade eden Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, devletin enerji alanında 900 milyar liralık sübvansiyonuna dikkat çekti. Genel Başkanımız, zenginden sübvanse yapılmaması gerektiğini vurgulayarak, buradan çıkacak kaynağın emeklilere zam olarak yansıtılması gerektiğinin altını çizdi. Destici, emekli maaşının asgari ücret rakamına gelmesi gerektiğini vurguladı.
Asgari ücret zammına da değinen Genel Başkanımız, "Yüzde 45-50 enflasyon bekleniyor. Yüzde 50 olsa 8 bin 500 TL olur. 25 bin TL bir asgari ücret olur diye düşünüyorum." dedi.
"SOYGUN VAR, DEVLET MÜDAHALE ETMELİ"
Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Türkiye'nin yeni ekonomi programına destek verdiklerini ifade ederken, GSM ve gıda zincirlerinin fahiş zamlarına dikkat çekti. Destici, şunları söyledi: “GSM şirketleri yüzde 300-400 zam yaptılar. Soruyorum, siz işçilerinize yüzde 300-400 zam mı yaptınız da tarifeye bu zammı yapıyorsunuz? Enflasyon yüzde 300 mü? Devlet bu zamları onaylamamalı. Aynı şeyi gıda ve kira için de söylüyorum. Yüzde 500 zam olur mu? Devletin bu alanlara fiili müdahale etmesi gerekli. Bir soygun yapılıyor. Bunlara müsaade edilmemeli.”
“10 MİLYON BÜTÇEMİZ VARDI 7 MİLYONUNU SİVAS'A HARCADIK”
Sivas Büyükşehir Belediyesi'nin Büyük Birlik Partisi tarafından kazanılma sürecini de anlatan Genel Başkanımız, "Sivas, Büyük Birlik Partisi'nin Söğüt'üdür. Sivas'a çok özel çalıştık. 10 milyon seçim bütçemiz vardı. 7 milyonunu Sivas'a harcadık. Geride başladık, önde bitirdik. Anket ile aday belirledik, temayül yaptık. Hepsinde Adem Uzun ismi çıktı. Şu an belediyemiz tüm sorunları çözüyor." dedi.