Yükleniyor...
20 Kasım 2024 • Büyük Birlik Partisi Genel MerkeziBüyük Birlik Partisi

GENEL BAŞKANIMIZ SAYIN MUSTAFA DESTİCİ, BASIN TOPLANTISINDA KONUŞTU

GENEL BAŞKANIMIZ SAYIN MUSTAFA DESTİCİ, BASIN TOPLANTISINDA KONUŞTU

Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, genel merkezimizde düzenlenen ‘Haftalık Olağan Basın Toplantısı’nda konuştu. Genel Başkanımız toplantıda ülke gündemine ve dünya gündemine dair açıklamalarda bulundu. Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Rize’nin Çayeli ilçesinde meydana gelen heyelan sebebiyle vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerinde bulundu, hayatını kaybeden vatandaşımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır diledi.

Birleşmiş Milletler tarafından 1989 yılından beri 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü dünya genelinde çocukların karşı karşıya kaldıkları hak ihlallerini gündeme taşımak amacıyla kutlanmaktadır. Birleşmiş Milletler’in bu sözleşmeye uygun davranmadığını ifade eden Genel Başkanımız, “Birleşmiş Milletler ve diğer kuruluşlar bu anlamda sınıfta kalmıştır. Ülkemizde de maalesef çocuklarımızı suçtan ve suçludan koruyamıyoruz. Çocuklarımızı her türlü kötülükten korumalıyız. Kuvözdeki bebeklerimize kıyan hainleri de çocuklarımıza musallat olan sapıkları da hak ettikleri cezalarla yani idamla yüzleştirmeliyiz.” dedi.

24 Kasım Öğretmenler Günü'nü kutlayan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, şehit öğretmenlerimizi de yad etti. Ayrıca öğretmenlerin yaşadığı sorunlara da değinen Genel Başkanımız, mülakatlarda haksızlığa uğrayan öğretmenlerimizi işaret ederek itiraz sürecinde bu haksızlığın giderilmesi gerektiğine dikkat çekti. Ücretli öğretmenlerimizin maaşları konusuna da vurgu yapan Genel Başkanımız “Haftada 30 saat derse giren bir ücretli öğretmen bir asgari ücret dahi alamamaktadır. Bunun için ücretli öğretmenlerimizin ders ücretleri yılbaşından geçerli olmak üzere %100 artırılmalıdır.” diye konuştu.

ABD’nin dünyayı adım adım bir savaşa sürüklediğini ifade eden Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Rusya-Ukrayna Savaşı’nı işaret ederek şunları söyledi: “ABD yönetiminin uzun menzilli Amerikan silahlarının sınırlı bir şekilde Rusya topraklarında kullanımı için Ukrayna'ya izin verdiği yönündeki haberleri hep birlikte okuduk. Rusya Devlet Başkanı Putin'in imzaladığı kararname ile buna karşılık Rusya'nın nükleer silahların kullanım koşullarının belirlenmesine ilişkin şartlarda güncellemeler yaptığı açıklandı. Yeni doktrinde bir ülkenin nükleer silah sahibi başka bir ülke desteği ile yani Ukrayna'nın ABD desteği ile Rusya topraklarına balistik füze saldırısı yapması durumunda Rusya'nın nükleer yanıt vermesine olanak verildi. Avrupa'da bütün dünyayı etkileyen Rusya-Ukrayna Savaşı devam ediyor. ABD'nin açık ve tam desteği ile İsrail Filistin'de çağın en büyük soykırımına imza atıyor. Orta Doğu'da ABD'nin kurdurup desteklediği taşeron terör örgütleri bölgeyi kana ve gözyaşına bulamaya devam ederken bölge Orta Doğu'nun bütününü içine alacak bir savaş ortamına doğru sürükleniyor.”

Bugün yapılacak genel nüfus sayımı öncesi Süleymaniye ve Erbil şehirlerinden Kerkük'e Kürt gruplarının sevk edildiği görüntülerine ilişkin Dışişleri Bakanlığımızın buna müdahale etmesini ve Kerkük'ün istila edilmesine izin vermemesini ifade eden Genel Başkanımız, “Türksüz, Türkmensiz bir Kerkük oluşturulmaya çalışılıyor. İleriye dönük emellerine lütuf bir Kerkük şekillendirilmeye çalışılıyor. Bölgedeki Türkmen varlığı korunmalı ve daha önceden Türkiye'ye zorunlu olarak Türkmen bölgelerinden göç etmiş olan Türkmen kardeşlerimizi yeniden orada istihdam etmeli ve Kerkük'te Türkmen varlığının azalmasına müsaade etmemeliyiz. İran, Suriye ve Türkiye'de terör örgütlerinin yönlendirmeleriyle taşıma yapılarak Kerkük'ün kimliğinin değiştirilmek istendiğini görüyoruz. Güneyimizde Türkiye'den toprak talep eden bir terör devleti kurdurulmaya çalışılıyor. Şu anda bizim için en büyük tehdit Suriye'nin kuzeyindeki terör devleti yapılandırılmasıdır. Bundan sonra yapılması gereken örgütün uzantılarından ülkeyi ve milleti temizlemektir.” şeklinde konuştu.

Ülkemizi ve milletimizi hedef alan terörün bütün unsurlarıyla içeride de sınırlarımızın dışında da mücadele etmek mecburiyetinde olduğumuz bir kez daha dile getiren Genel Başkanımız, “ABD'de seçimleri kazanan ve görevi devralacak yönetimi, bugüne kadar yapılan yanlışlardan ders almaları ve bu yanlışları tekrarlamamaları hususunda da uyarıyoruz. Terör yoluyla kısa vadede elde edilecek kazanımlar, şartlar değiştiğinde terörü destekleyenlere ağır bedeller ödetir. Terörle mücadele konusunda atılacak her adımın dün olduğu gibi bugün de yarın da yanındayız ve yanında durmaya devam edeceğiz. Terörle müzakere olmaz. Terörle mücadele edilir ve kökü kazınır.” ifadelerini kullandı.

Yenidoğan Çetesi’nin yargılama sürecine ilişkin açıklamalarda bulunan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, belli suçlar için ceza sistemimizin yeniden yapılandırılması konusuna dikkat çekti. Genel Başkanımızın konuyla ilgili sözleri şu yöndeydi: “Adalet mülkün temelidir cümlesinde kastedilen mülkün devlet olduğunu, adalete güvenin zedelenmesinin devletin temellerini sarsacağını hiçbir zaman ve hiçbir şartta unutmamalıyız. Bir kez daha söylüyorum; infaz sistemimiz, ceza sistemimiz bu suçlar için acilen değiştirilmeli, tahliyesiz müebbet ve idam cezası getirilmelidir.”

Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, Tarım ve Orman Bakanlığının taklit ve taşiş yapılan gıdalarla mücadelesine ilişkin de açıklamalarda bulundu. Genel Başkanımız, sağlık alanında dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olduğumuzu hatırlatarak toplum sağlığına da gereken özeni göstermemiz gerektiğini belirtti. Genel Başkanımız, “Gıda üretimi ile ilgili cezalar mutlaka arttırılmalıdır. Ülkemizde hazır gıdaların raf ömürlerini artırmak için kullanılan gıda koruyucusu kimyasallar ve lezzet artırıcı suni tatlandırıcıların oranları acilen ve en az AB standartlarına çekilmelidir. Bunun yanısıra gençlerimizi uyuşturucu başta olmak üzere bağımlılık yapan zararlı alışkanlıklara karşı korumak için de daha etkin tedbirler almak zorundayız.” dedi.

Gıdadaki fahiş fiyat artışlarına da dikkat çeken Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, “Sağlıksız gıda üretimi gibi gıda satışında da fiyat terörü var. Üreticilerin bunda kâr payının düşük olduğunu aracıların yüksek para kazandığını düşünüyorum. Bunlara müsaade edilmemesi gerekiyor, denetlenmesi gerekiyor. İpin ucu bırakıldığı anda bu fırsatçılar her türlü usulsüzlüğü ve melaneti yapabiliyorlar. Buna müsaade etmememiz gerekiyor. Bizim çiftçiyi desteklememiz gerekiyor, üreteni desteklememiz gerekiyor.” diye konuştu.

DEM Parti Esenyurt ilçe binasında 1995 yılında etkisiz hale getirilen bir terörist için anma etkinliği yapıldığı ve örgütsel fotoğraflar paylaşıldığı tespit edildi. DEM Parti Esenyurt ilçe binasına operasyon düzenlendi ve çok sayıda yasaklı dijital materyallere, terörist başı Abdullah Öcalan'ın fotoğraflarının ele geçirildiği bilgisi paylaşıldı. Bu olaylar doğrultusunda Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, kayyum atamalarını yerinde bulduğunu ve kamu imkanlarını teröristlerin eline bırakmamamız gerektiğini ifade etti. Bunun demokrasiye zarar verdiğini söyleyenlere Genel Başkanımız şu cevabı verdi: “Cumhuriyet Halk Partisi'nin bugün karşı karşıya olduğu ve milletimize yaşattığı problem daha fazla belediye kazanmak için bazı belediye yönetimlerinin terör örgütü mensuplarına teslim edilmesinden başka bir şey değildir. Cumhuriyet Halk Partisi'ni ve onunla birlikte hareket edenleri PKK'nın siyasi uzantılarından uzak durmaya davet ediyoruz.”

Milli Eğitim Bakanımızın yaptığı bir konuşma üzerine ortaya çıkan ‘laiklik’ tartışmalarına ilişkin Genel Başkanımız laiklik adı altında milletimize yapılan zulümleri hatırlattı. Aynı şekilde anayasanın ilk dört maddesi tartışmalarında da ortaya çıkan karşıtlıklara “Dün de bu saldırgan batıcı sosyalist emperyalistlerin karşısındaydık bugün de tam karşılarındayız ve mücadele ediyoruz. Çünkü Türk'üz, Müslümanız, Türk milliyetçisiyiz ve Türk İslam ülkücüsü Alperenler’iz. Vatanın öz evlatlarının inançları gerekçe gösterilerek en temel ibadetlerini yerine getirdikleri için aşağılanmalarına, hakarete maruz bırakılmalarına, ayrımcılığa maruz bırakılıp aç kalmaya mahkum edilmelerine izin vermeyeceğiz. Anayasa değişikliğini zaruri görmemizin gerekçeleri arasında ilk sırada milletimize bu acıları tekrar yaşatmamak, milletimizin suni tartışmalarla parçalanmaktan korunması hasretimiz yer almaktadır. Milletimize, milletimizin değerlerine, milletimizin birliğine, huzuruna düşman olanlarla dost olmadık ve olmayacağız.” diye cevap verdi.

Gündeme taşınmaya çalışılan ‘teğmenler’ meselesine dair açıklamalarda bulunan Genel Başkanımız Sayın Mustafa Destici, “Ülkemizde cumhuriyete, hukuka, demokrasiye yönelik dış müdahaleler uzun yıllar maalesef Türk Silahlı Kuvvetlerimiz üzerinden yapıldı. Siyasete malzeme edilerek ordumuz, devletimiz ve ülkemiz zayıf düşürülmeye çalışıldı. Harp okullarımız devletimizi ve milletimizi korumak için gerektiğinde ölecek, gerektiğinde öldürecek evlatlarımızı yetiştiren, kuruluş amacına, taşıdığı görev ve sorumluluklara uygun nitelikte bir disiplinle yönetilmesi gereken kurumlardır. Disiplinsizlik baş gösterirse ortada ordu diye bir şey kalmaz. Harp okullarımızın nasıl yönetileceğine sosyal medya trolleri karar vermemelidir. Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımızın tümü gibi harp okulu öğrencilerimiz de milletimizin seçilmiş, vatansever, iyi eğitilmiş evlatlarıdır. Bir disiplin soruşturması yürütülmektedir. O soruşturmayı yürüten komutanlarımız hassasiyetle görevlerini yapacaklardır. Bizim buna inancımız tamdır. Bu mesele TSK'nın bir iç meselesidir ve herkes verilecek karara saygı duymalıdır. Geçmişte yaşananlardan ders almazsak yaşadığımız felaketlerle yeniden karşılaşmaktan kurtulamayız.” şeklinde konuştu.

Enerjide dışa bağımlı olduğumuzu ve cari açığımızın sebebinin enerjide dışa bağlılık olduğunu belirten Genel Başkanımız, kendi enerji kaynaklarımızı geliştirmemiz gerektiğini ve bunu yaparken doğaya zarar vermeden yapmamız gerektiğinin altını çizdi. Genel Başkanımız, Şehit liderimiz merhum Muhsin Yazcıoğlu’nun Uzungöl ziyaretinde deftere yazdığı şu sözleri paylaştı: “Aşağı doğru köpürüp akan sular, doğal göl, yeşilin her rengini sergileyen çevresiyle buralar harika ve görülmeye değer yerler. Herkesin görmesi gereken daha güzel yollardan gelerek daha güzel tabiatı değiştirmeyen tesislerle gelişen bir Uzungöl görmek dileğiyle.”

Genel Başkanımız, Uzungöl için bir HES projesinin yöreye etkilerinin incelenmesi sonucunda projenin tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Uzungöl’ün turizmden sağlayacağı gelirin HES’ten sağlanacak gelirden fazla olması, sit alanı içerisinde projenin uygulanacak olması, trafikte yaşanacak aksaklıklar ve Solaklı Deresi’nin kuruyacağı gibi sebeplerle bu projenin mantıklı olmadığına dikkat çeken Genel Başkanımız, “Teknoloji hızla gelişmekte ve yeni enerji sistemleri, keşifler yapılmaktadır. Doğayı tahrip etmeden yeni ve temiz enerji kaynaklarına yakın gelecekte ulaşılması mümkündür. Ancak doğadaki tahribatın düzelmesi yüzyıllarca sonra olabilmektedir. Sonuç olarak Trabzon Çaykara Uzungöl'e yapılması planlanan HES projesinin yeniden ele alınarak telafisi imkansız zararlara sebebiyet vermeden iptal edilmesi kanaatindeyiz ve iptal edilmesini Uzungöl’de yaşayan vatandaşlarımızla birlikte onların sesi olarak talep ediyoruz.” ifadelerini kullandı.